9 Nisan 2009 Perşembe

BABAMA

Bugün tam üç yıl oldu baba gidişin. Son bir iki gündür ki sıkıntım, uykuya bir türlü dalamayışım, efkarlı şarkılar dinleyip sigara yakıp ağlayışım herhalde bu yaklaşan günle alakalıydı. Belki de karnımda bebeğimle seni kaybettiğimde yeterince yaşayamadığımdan üzüntümü -kendimi tuttuğumdan belki- böyle yıllara paylaştırıyorum acımı kim bilir? Yanına son gelişlerimden birinde bebeğin cinsiyetini sormuştun bana, ben de erkek dediğimde adını koydunuz mu adını biliyim bari herhalde göremeyeceğim demiştin, ama ben sana o sonu bir türlü konduramadığımdan bir isim söyleyiverememiştim de torununun adını da öğrenemeden gittin.
Evet babacım senin gidişinle yaşıt olan torununun adı Poyraz, sen onu hiç göremedin ama biz ona her bakışımızda seni görüyoruz. Gülüşünde, yürüyüşünde, bakışında, herşeyinde senden bir parça var ve bunları görerek mutlu oluyoruz. Umuyorum sen de oralarda bir yerlerde bizleri görüyorsun ve günyüzüyle olamasa da başka şekillerde torununu tanıyorsun. Ben de onun seni tanımış olmasını çok isterdim ve elimden geldiğince seni ona anlatıyorum ve bilmesini istiyorum babamın ne kadar muhteşem bir insan olduğunu.
Nurlar içinde yat canım babacım.